Büyükada - Merkez
- Ayrıntılar
- 18 Şubat 2013 tarihinde oluşturuldu
- Son Güncelleme: 01 Nisan 2013
Tarihi İskele
Vapur terminalinin dikkat çeken bir sekizgen yolcu salonuna sahip, kurşun kubbeli binası, 1899 senesinde İzmitli bir mimar olan Mihran Azaryan tarafından tasarlanmış ve bu binanın yapımı 1915 senesinde tamamlanmıştır. Çini dış kaplama, Kütahyalı Mehmet Emin efendi tarafından yapılmıştır. Üst kat 1918-23 seneleri arasında bir kafe olarak, 1923-50 yılları arasında ise, Cumhuriyet Halk Partisi adalar ilçe merkezi olarak kullanılmıştır. 1950-51 arasında, adanın ilk kapalı sineması buraya kurulmuştur. 1999-2000 yılları arasında Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Genel Müdürü Çelik Gülersoy’un üst kata Marmara’nın Asya kıyılarını gören, ada gezisi öncesi ve sonrası bir şeyler yiyip içmek için ideal bir yer olacak şık bir kafe açmaya karar vermesiyle bina restore edilmiştir.
Sahilde Balıkçı Lokantaları
Yanında çeşitli lokanta ve kafelerin sıralandığı Gülistan Caddesi, vapur iskelesinin yanından geçen bir sahil yoludur. İskelenin önünde yer alan İskele Meydanı’nın sol yanında eski adı Hotel Delakuridis olan Saydam Planet Hotel bulunur.
Saat Meydanı
Vapur iskelesinden bir blok ötedeki alan, Saat Meydanı’dır. Bu meydanın ortasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu yıl olan 1923 senesinde inşa edilmiş ve koni biçiminde bir kubbeye sahip olan bir saat kulesi bulunur. Alanın sağ tarafında, 23 Nisan Caddesi’nin başladığı yerde, önceki adı Ankara Palas Oteli olan ve Art Deco tarzı ile düzenlenmiş konforlu ve çağdaş bir otel, Hotel Prenses Büyükada bulunur.
Panagia Kilisesi
Panagia Kilisesi Fayton Meydanı’nın sonunda yer alır. Bu kilise Rum Ortodoks Kilisesi’nin en önemli dini günlerinden olan ve her yıl 15 Ağustos’ta kutlanan Hz. Meryem’in Tanrı tarafından cennete alınmasına adanmıştır. 1735 senesinde kurulan kilise, ilk önce İsa Tepesi’nin güney yamacındaki Rum mezarlığının yanına inşa edildi. Şuandaki mevkiine 1793 yılında getirilen kilise, 1871 senesinde yenilendi. Tahtadan yapılmış oymalı İkona duvarının merkezinde, Hz. İsa ve onun iki yanında yer alan Hz. Meryem ve Vaftizci Yahya’yı bir arada resmeden bir dini resim yer almaktadır. Diğer resimler ise Aziz Paraskevi, Dimitrios, Barbara ve Nikola’ı tasvir etmektedir. İkona duvarı ayrıca kronolojik olarak sıralanmış üç dini sahne ile de süslenmiştir. Karmaşık bir şekilde oyulmuş tahta vaiz kürsüsü ya da mimber, İstanbul’da bulunan bütün Rum Ortodoks kiliseleri içerisinde en güzeli olarak görülmektedir; süslemeleri arasında, dört İncil yazarını betimleyen resimler ve açılmış kanatları üzerinde İncilleri taşıyan tahtadan oyma bir kuş figürü de yer almaktadır.
Aya Dimitri Kilisesi
Merkezdeki diğer Rum Ortodoks kilisesi Alaçam Sokağı ve Zagnos Paşa Caddesi’nin köşesinde yer almaktadır. Burası Büyükada’nın Koruyucu azizi, Aziz Dimitrios (Hagios Dimitrios) Kilisesi’dir. 1923’ten beri Aziz Dimitrios Kilisesi, etki alanına, daha önceleri Chalcedon (Kadıköy) Şehrine ait sayılan "Adalar"daki tüm Rum Ortodoks kiliselerinin girdiği Prinkiponisa Başpiskoposluğu’nun merkezi konumundadır.
Kilise, Rum mimar Fistikos Kalfa tarafından tasarlanıp 1856-60 seneleri arasında inşa edilmiştir. Kilisenin temellerinin atılması sırasında, işçiler, üzerinde imparator II. Justin’in (565-78) baş harflerinden bir kabartma bulunan bir sütun başlığı meydana çıkardılar. Bu başlık, şu an kilisenin avlusunda sergilenmektedir.
Kilise, taştan yapılma üç koridordan oluşmuş olup, kubbeli pasajlarla sıralanmış üç giriş yoluna sahiptir. Kilisenin orta kısmı, her biri dört kolondan oluşan ve İon stili başlıkla örtülmüş ve birbirlerine kemerlerle bağlanmış ikiz sütun sıraları vasıtasıyla kenar koridorlardan ayrılmıştır. Ana sunak Aziz Dimitrios’e, iki küçük ibadet odası ise Aziz Pandeleimon (Hagios Pandeleimon) ve Hz. İlyas’a (Hagios Profitis Ilias) adanmıştır. Ana koridorun merkez kubbesinde, kabartma bir Evrenin Efendisi, İsa portresi yer alır. Sol taraftaki ikinci sütünun karşı tarafına dikilmiş yaldızlı minber, dört İncil yazarının portreleriyle süslenmiştir. Patriğe ait barok taht, sağ taraftaki üçüncü sütunun karşısında yer almaktadır. Ayrıntılı motiflerle oyulmuş İkona duvarı mermer alçıdan yapılmıştır. Kilisenin orta kısmındaki Aziz Dimitrios ikonası gümüşle kaplıdır ve 17. yy.’dan beri ayaktadır. İki yandaki özel ibadet odalarında yer alan iki ikona de olağanüstü güzel eserlerdir.
San Pasifiko Kilisesi
San Pasifico’nun Roma Katolik Kilisesi, Meşrutiyet Mahallesi’nde, iskelenin 350 metre kadar güneyinde, Lala Hatun Sokağı ve Yeni Sokak’ın kesişiminde yer almaktadır. Burası, Neo-Gotik tarzda yapılmış, tahtadan bir çatıya sahip büyük bir kilisedir.
1865 - 1866 seneleri arasında Fransiskenler tarafında inşa edilmiştir. Mihrabın altında, İtalyan ressam Giovanni Battista tarafından yapılmış ve San Pacifico ile iki yanında yer alan Aziz Ignatius ve Aziz Sophia’yı Adalar üzerinde uçarken tasvir eden büyük bir tablo bulunmaktadır.
Hesed Le Avram Sinagogu
Hesed Le Avram Sinagogu da Yalı Mahallesi’nde, Pancur Sokağı’ndaki iskelenin yaklaşık altı yüz metre doğusunda ve Zagnos Paşa Caddesi’nin bir blok güneyinde bulunmaktadır.
1903 senesinde kurulan sinagog, cephesinde yer alan üç tepeli mağribi (fas) tarzı kemerleri ve dua salonununa ait bakır kaplama kubbesiyle dikkat çeker.
Hamidiye Camisi
Büyükada’daki en kayda değer cami Ada Cami Sokağı’nda ve iskelenin dört yüz metre güneyinde yer alan Hamidiye Camisi’dir.
Cami 1892 - 1893 seneleri arasında, Sultan II. Abdül Hamit (1876-1909) adına yaptırılmıştır. Çift merdiven aracılığıyla yaklaşılan ana giriş, plana göre kare olan ve bir kubbe ile örtülmüş dua odasına geçit sağlayan üç katlı bir yapının ikinci katında bulunmaktadır.
Adalar Müzesi Çınar Müze Alanı
Müzenin süreli sergilerini ve Adalar Vakfı’nın kültür işletmesi olan Adaevi’ni barındırıyor. Adalar Müzesi Çınar Müze Alanı, 3 ay süren bir düzenleme ile kazanıldı. Ardından 31 Temmuz 2010 tarihinde 2 sergi ile açıldı. Ada Sahillerinde Bekliyorum ve Adalılar sergileri yaklaşık 1 yıl açık kaldı. 2 Temmuz 2011 tarihinde ise Adalar Binalar Mimarlar sergisi açıldı. Çınar Müze Alanı Büyükada’nın merkezinde bulunan yemyeşil bahçesi her yıl yenilenen ilgi çekici sergileri ile özellikle yaz aylarında ziyaretçilerin keyifli bir gezi ve dinlenme noktası olabiliyor...